Türk edebiyatının önemli isimlerinden şair, yazar ve mütefekkir Sezai Karakoç, ölümün 2'inci yılında kabri başında dualarla anıldı. Anma programının ardından ise düzenlenen 'Sezai Karakoç ve Filistin' isimli panelde Kudüs Şairi olarak bilinen usta edebiyatçının, Filistin konusundaki şiirleri ve düşünceleri üzerine konuşuldu.

İstanbul İl Kültür Müdürlüğü tarafından düzenlenen programla Sezai Karakoç, 2'inci ölüm yılında Şehzadebaşı Camii haziresinde bulunan kabri başında dualarla anıldı. Usta edebiyatçıyı anma programına İstanbul İl Kültür Müdürü Coşkun Yılmaz, Eski Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ahmet Emre Bilgili, Fatih Kaymakamı Cafer Sarılı, İstanbul Müze Müdürleri, Sezai Karakoç Bilgi Evi öğrencileri ve çok sayıda seveni katıldı. Kabri başında edilen duaların ardından Orhan Kemal İl Halk Kütüphanesi'nde 'Sezai Karakoç ve Filistin' isimli panelle program devam etti. Eski Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ahmet Emre Bilgi'nin moderatörlüğünü yaptığı programda İl Kültür Müdürü Coşkun Yılmaz ve Marmara Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Enstitüsü ve Fen ve Edebiyat Fakültesi'nde öğretim görevlisi Cengiz Tomar konuşma yaptı. Panelde, Kudüs Şairi olarak bilinen usta edebiyatçı Sezai Karakoç'un Filistin konusundaki şiirlerine ve düşüncelerine yer verildi.

Sarıyer'de metruk bina çöktü: Sokağa giriş çıkışlar kapatıldı Sarıyer'de metruk bina çöktü: Sokağa giriş çıkışlar kapatıldı

'Sezai Karakoç, Kudüs savunmasını İstanbul savunması anlamında görüyor'

Kudüs Şairi Sezai Karakoç'un anma programıyla ilgili İstanbul İl Kültür Müdürü Coşkun Yılmaz, 'Sezai Karakoç'un vefatının 2'inci yılı. Biz İstanbul İl Kültür Turizm Müdürlüğü olarak İstanbul'daki önemli şahsiyetlerin vefat yıl dönümlerinde anıyoruz. Sabahleyin kabri başında ziyaret ederek dua ettik. Sonra da Sezai Karakoç ve Filistin konulu panelle rahmetliyi anmaya gayret ettik. Sezai Karakoç ve Filistin konusunu seçmemizin sebebi şu; tabii bugün Sezai Karakoç'un vefat yıl dönümü olduğu için o çeşitli açılardan ele alınacak ve konuşulacak ama bir de Filistin diye bir gerçeğimiz var. Kudüs, Gazze diye gerçeğimiz var. Yaşanan büyük bir acı ve dram var. Bunu gözardı etmek mümkün değil. Sezai Karakoç gibi büyük bir mütefekkirin, büyük bir şairin bu konularla ilgili değerlendirmeleri, duyguları son derece önemli. Sezai Karakoç, modern Türk edebiyatında Kudüs ile ilgili şiir ve edebiyat eseri anlamında yazılanların öncüsü bir isim. Modern Türk edebiyatına Kudüs'ün çok güçlü, etkili bir temayla girmesini sağlayan ve kendinden sonra yazılan pek çok esere öncülük eden bir isim. Bunun altını çizmek gerekiyor. Dolayısıyla Sezai Karakoç aslında bir Kudüs şairi. Kudüs'ün, Filistin'in bir öncü şairi. Kudüs'ü Ortadoğu'nun kalbi olarak görmesi, Kudüs'e girenin yavaş yavaş Ortadoğu'ya yerleşebileceğini vurgulaması çok önemli. Avrupa'nın yani bugün sessizliği karşısında şaşırdığımız batının aslında Kudüs'ün içine düştüğü durum ve Müslümanların düştüğü zillet karşısında çok memnun olduğunu, gözyaşlarının sahte gözyaşı olduğunu söylüyor. Tabii bunu söylerken de bir kehanette bulunmuyor. Tarihi gerçeklikleri iyi biliyor. Arka planı iyi biliyor. İsrail'in kuruluş hikayesini biliyor. Kudüs ile İstanbul arasında sadece dini, tarihi, sosyal veya nostaljik bir bağ kurmuyor. Çok gerçekçi bir şekilde stratejik bağ kuruyor. Kudüs savunmasını İstanbul'un savunması anlamında görüyor' dedi.