Türk futbolu, yetenek üretme konusunda dünyadaki birçok ülkeye göre avantajlı bir coğrafyada. Genç nüfus fazlalığı, futbol tutkusu ve doğal yetenek havuzu dikkate alındığında altyapılarımızdan yıldızlar çıkması beklenir.
Ama gerçek tablo bambaşka: Altyapılarda parlayan birçok isim, A takıma geçiş aşamasında kayboluyor.
Bu durum, sadece bireysel başarısızlık değil; bir yapısal sorun, kültürel bir handikap ve sportif bir vizyon eksikliğinin dışa vurumudur.
Altyapıdan A Takıma: Türkiye'de Neden Yol Bitmiyor?
Türkiye’de altyapıdan A takıma çıkmak, sadece futbol yeteneğine sahip olmakla açıklanamaz. Çünkü sorun yetenek eksikliği değil; sistem eksikliği.
- Altyapılar kopuk: A takımın oyun kültürüyle altyapı uyumsuz.
- Ölçme-değerlendirme yok: Oyuncunun gelişimi bilimsel olarak izlenmiyor.
- Baskı ortamı çok yoğun: Genç oyuncular, profesyonel düzeye çıkınca adeta 'sonuç makinesi' olmaya zorlanıyor.
Türkiye’de genç bir oyuncunun profesyonel olması, nitelik kazanmasından çok, bir formalite olarak görülüyor. Asıl eğitim, sabır ve yönlendirme tam da bu aşamada gerekiyor. Fakat tam tersine, oyuncu yalnız bırakılıyor.
Avrupa Modelleri: Neyi Doğru Yapıyorlar?
Özellikle Hollanda, Portekiz, İspanya ve Almanya futbolu altyapıdan A takıma geçiş sürecini sistematik bir şekilde yönetiyor.
- Altyapı ve A takım aynı dili konuşuyor.
- Geçiş takımları var.
- Oyuncuya hata yapma hakkı tanınıyor.
- Fiziksel, mental ve sosyal gelişim destekleniyor.
Sonuç? 17-19 yaşında ilk 11'de düzenli oynayan yıldızlar, büyük liglere ve dünya futboluna kazandırılıyor.
Türkiye’deki Zihniyet Sorunu
Asıl sorun teknik değil; zihinsel.
- Hemen sonuç istiyoruz.
- Fiziksel eksikleri tolere edemiyoruz.
- Taraftar baskısı çok yüksek.
- Medya gençleri erken yıpratıyor.
Bu baskı ortamı, genç oyuncunun özgüvenini yok ediyor. Oysa futbolcu gelişimi, uzun vadeli bir yolculuktur.
Yönetim ve Teknik Direktörlerin Etkisi
Kulüp yönetimleri ve teknik adamlar, genç oyunculara yönelik stratejilerini net belirlemek zorunda.
- Yönetimler hedef koymalı (örneğin her sezon A takıma 2 genç monte etmek).
- Teknik direktörler gençlere cesurca güvenmeli.
- Altyapı direktörleri A takım ile koordineli çalışmalı.
Bugün Sporting, Benfica, Ajax gibi kulüplerin yaptığı tam da budur.
Türkiye’den Başarı ve Başarısızlık Örnekleri
- Başarı Örnekleri: Arda Güler, Çağlar Söyüncü.
- Başarısızlık Örnekleri: 16-17 yaşında parlayıp kaybolan onlarca isim.
Başarılı olanlar ortak noktada sabırlı süreçlerden geçmiş, doğru yönlendirilmiş oyuncular.
Çözüm: Gerçekçi ve Yapısal Bir Devrim
- Kulüpler gelişim performansını da ölçmeli.
- B takımları veya Gelişim Ligleri kurulmalı.
- Oyunculara psikolojik destek verilmeli.
- Medya ve taraftar bilinçlendirilmeli.
SONUÇ: SABIR, PLANLAMA VE VİZYON
Türk futbolu, kendi yeteneklerini kaybetmeyi göze alamaz.
Artık "parlayan ve kaybolan" değil, "gelişen ve büyüyen" genç oyuncular görmek zorundayız.
Bu ise ancak sabırla, doğru planlamayla ve vizyonla mümkün.
Çünkü geleceği kurtarmanın yolu, bugünün gençlerine inanmaktan geçiyor.
Hakan Karatepe
Teknik Direktör | Antrenman Bilimcisi | Spor Yazarı